13 Mayıs 2014

Grunge



Çorabımın bir tekini başka
Diğerini başka giymem umurumda bile değil. 
Zerre umurumda değil bozulmuş saçlarım,
Odamın dağınıklığı,
Sigara kokan hırkam,
Dolup taşan küllüğüm
Ya da baş ucumdaki onlarca ıvır zıvır.
Yaşamın kalbindeyim, tam ortasında
Ve bir o kadar da uzağında.
Şarkı kulağımda değil, 
Ben şarkının içindeyim.
Rakı kadehte değil, ben 'Anason'um.
Ot, ot değil
Ben onun tarlasıyım.
Öpülesi yalanların tek inananı,
Değer görmeyen gerçeklerin
Söküp atılanıyım.
Mutsuzluğum günlük değil,
Farkındalığım ömürlük.
Jazz'cının sigaradan çatallaşan gırtlağı,
Rock'çının hayata isyanıyım.
Kedimin bile 'işine gelirse' ayağına dolandığıyım.
Greta Garbo'nun hiçbir zaman anlaşılamayan gizemi,
Sabahattin Ali'nin cümlelerindeki 'apaçık'lığım.
Müptezelin çarşafı
Müptelanın bırakamadığıyım.
Özleyenin 'aramadığı'
Gözleyenin 'içinden çıkamadığıyım.'
Ne para mutluluk bana,
Ne saten çarşaflı sex kokan yataklar.
Ne süslü kelimeler tatmin eder beni,
Ne sahte 'Seni Seviyorum'lar sarar benliğimi.
Ben, perdesi ne zaman kapanacağı belli olmayan bir oyunun,
Bıyık altından güleniyim.
Tarifi olmayan hislerin baş kahramanıyım.
Çaresiz değil,
Çareye gerek duymayanım.
Market poşetleri ağır gelen teyzeye yardım edecek kadar hümanist,
Ruhumu parçalayanların canını işkencelerle almak isteyecek kadar sadist olanım.
Nina Simone eşliğinde harika Pazar kahvaltısı hazırlayan
Ama
Akşamında sofradan tabak kaldıramayacak kadar, isteksiz olanım.
Deryalar, denizler kadar sevgisini veren,
Karşılığında çay kaşığıyla sevgi alanım.
Aşkı, tenden öteye geçemeyenin ardından ana avrat küfür edeni,
Egosuna ruhunu satanların yüzüne kahkahalarla güleniyim.
Dertleşmek isteyenin kadim dostu,
Bir şeyler anlatmak istediğimde 'siktir et ya, boşver' denilenim.

Belki tarihin ortanca çocuğu,
Belki Tanrı'nın unutulan çocuğu,
Belki de bir Orospu Çocuğu'nun gülerek anlattığı anısıyım.

Ben işte ya, ben! Tanımadın mı hâlâ?
Ben senin anlatamadığın yanınım..

(18.11.13 / 04:00 Eda Mngt)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder